Kategori: Kadın Hastalıkları ve Doğum

Vajina Daraltma “Vajinoplasti” operasyonu, bir şekilde genişlemiş vajina üstünde yapılan daraltma işlemidir. Vajinanın bu operasyon ile daraltılması sayesin hem kadında hem de erkekte, ilişki esnasındaki duyarlılık hissi artmaktadır. Bu duyarlılık hissi de, cinsel hazzı olumlu yönde etkilemektedir. Cinsel hazzın olumlu yönde etkilenmesi için yapılan operasyona Vajina Daraltma “Vajinoplasti” operasyonu denir.

Vajina daraltma işlemi talebinde bulunan kadınların hemen hemen çoğunda, ya vajinadan ellerine gelen bir kitle ya istemsiz şekilde idrar kaçırma ya da gaz kaçırma gibi şikayetler gelmektedir. Bu şikayetlerin yanında, hem cinsel ilişkide genişleme nedeniyle oluşan haz hissi kayıpları hem doğum dikişlerinin kötü iyileşmesi hem de ağrı yapması gibi şikayetlerde yer almaktadır.

Sağlık Sorunları İçin Bir Çözüm Noktası

Vajina daraltma işlemi esnasında birçok sağlık sorunu çözümü de yaşanmaktadır. Vajina üstündeki anatomik bozuklukların giderilmesinin yanında, genişlikler de getirilebilmektedir. Yapılan ameliyat sonrasında hem cinsel hayatta hem doğum miktarında hem de kişinin kendine olan güvenliğinde artış gözlemlemektedir.

Yapılan ameliyat sonrasında hem erkekte hem de kadında duyarlılık artışı gözlenmektedir. His kaybı ve duyarlılık artışı sorunlarında düzenleme yaşanmaktadır. Yapılan operasyon sayesinde ayrıca, hem idrar kaçırma hem gaz hem de dışkı kaçırma gibi sorunlar da yok edilebilmektedir. Cinse ilişkin gerçekleştiği, takriben ortalama uzunluğu sekiz dokuz santimetre kadar olan kadına ait bu organa vajina denilmektedir. Toplumda vajina hazne olarak isimlendirilen bu organ üzerine yapılan estetik operasyona da Vajinoplasti denilir.

Vajinoplasti adı verilen operasyon, çoğunlukla ve genellikle jinekologlar tarafından yapılmaktadır. Jinekolojik ameliyatlar arasındaki bu operasyona, kolporafi posterior yani, arka onarımı ameliyatı denilmektedir. Yapılan bu ameliyatlar esnasında vajina içinde yapılan kesimlerle, üçgen şekilde olan doku çıkarılır. Dokunun enine yönelik yapılan dikişlerle daralması sağlanır. Böylelikle organın arka duvarına girişten itibaren ve boylu boyunca daralma gerçekleştirilmiş olur.

Cerrahi Müdahalede Doğum İzlerinin Tedavisi

Cerrahi metotla vajina daraltma yöntemi, sedasyon türü bir anestezi eşliğinde yapılabilmektedir. Cerrahi işlem esnasında hem vajinanın arka duvarında hem de gerekli gördüğünde de ön duvarındaki üçgen şeklindeki dokular çıkarılır. Ve vajina mukozası daraltılır. Girişte yer alan büyük levator, vajinayı çevrelemektedir. Bu yapının üstüne de dikişler uygulanarak, hem sıkışma hem de daralma sağlanmaktadır.

Şayet operasyon yapılan kişide ya idrar yahut gaz veya dışkı kaçırma gibi sorunlar da varsa bu sorunların hepsi cerrahi operasyon esnasında giderilmektedir. Ayrıca Vajinoplasti operasyonu esnasında daha evvelki doğumlardan kalan epizyotomi skarları da çıkarılıp, bunlar üstünde gerekli operasyonlar gerçekleştirilebilmedir. Daralta işleminin miktarı, hekime ve tecrübesine bırakılan bir konudur.

Bu operasyonun önemli noktası Optimum bir vajinal genişliğinin elde edilmesidir. Vajina, esnek bir yapıda organdır. Seneler içerisinde belli miktarda esneme olacağı, göz önünde bulundurması gereken bir gerçektir. Daraltma işleminin ne kadar olacağını, vajinanın mevcut yapısı belirlemektedir. Bundan dolayı hiç doğum yapmamış bir kadın ile birkaç doğum yapmış kadının vajinalarının daraltma işlemleri ve miktarları da farklı olmaktadır.

Cinsel ilişkide, kadınlar için cinsel hazzın çok yoğun ve etkili olduğu alan, vajinanın giriş kısmı olarak tanımlanmaktadır. Bu bölge üstünde hem G noktası hem de klitoris gibi cinsel uyarıcı özelliği olan bölgeler de bulunmaktadır. Mekanik olarak penis içeri girerken, bu yapılar ile temas etmektedir. Bu da hem erkekteki cinsel hazzı hem de bayanlardaki cinsel haz olan orgazmı olumlu yönde etkilemektedir. Bundan dolayı vajina daraltma operasyonu, hem bayan hem de erkek açısından birçok fayda sağlamaktadır.

Gebeliğin ilk aylarının sonlarına doğru ortaya çıkan ve bebekte omurga veya omurilik gelişiminde sorunlu bir sürecin yaşanmasına neden olan hastalık Spina Bifida oolarak karşınıza çıkacaktır. Omurganı kapatması gereken kemiklerin tamamen örtmemesi ve sinirlerin açıkta kalması durumu şeklinde açıklanmaktadır. Spina Bifida Nedir? Tanı ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir? Gibi soruların yanıtlarını alabilmek için bizlerle iletişimde kalabilirsiniz. Böylece henüz tam olarak neden oluştuğu bilinmeyen bu durumla ilgili risklerin neler olabileceğine dair fikirleriniz oluşacaktır. Aile içerisinde nöral tüp defekti öyküsü ya da folat eksikliği gibi çeşitli risklerin bulunması halinde sıkça etkilenildiğini belirtebiliriz. Ayrıca bazı ilaçlardan, şeker hastalığından, obeziteden ve vücut ısısında yüksekliğin meydana gelmesinden kaynaklı olarak oluşabilen bir rahatsızlıktır.

Spina Bifida Çeşitleri Nelerdir?

Hastalığın seyir haline göre hafif veya ağır şekilde görülebileceğini aktarmaktayız. Bu nedenle sizler de en hafif şekilde görülen Spina Bifida Çeşitleri veya daha ağır seyreden türleri hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Çok sık rastlanan çeşitlerin spina bifida occulta, meningosel, meningomyelosel olarak gruplandırılabileceğini aktarmaktayız.Çeşitli görüntüleme cihazları aracılığıyla öğrenebileceğiniz, gizli bir şekilde devam eden ve en hafifi olan Occulta türünde haberdar olmanız pek mümkün değildir. Meningosel türünde ise meninks ismindeki zarın açıktan çıkarak dışarı doğru sarktığı görünmektedir. İçi sıvı dolu olan bu kesenin omuriliği içermemesi nedeniyle sinir hasarlarının az oranda görüldüğü belirtilir. Meningomyelosel ise en şiddetli ve ağır şekli olarak bilinmektedir. Bel ve omur boyunca açık olan omurilik kanalı, zarlar ve sinirler nedeniyle kese oluştuğu görülmektedir. Bu şekilde görülen vakalarda hayati riskin yüksek olduğu belirtilir.

Spina Bifida Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Doğum öncesinde Spina Bifida hastalığı için tanı konması mümkün olacaktır. Ultrason incelemeleri neticesinde bu hastalığın olup olmadığına dair bilgiler elde edilmektedir. Amniyosentez adı verilen bir yöntemle de yine tespitlerin hızla yapılabileceğinin altını çiziyoruz. Buna rağmen spina bifida hastalığının doğum öncesinde ya da doğum sırasında fark edildiğine dikkat çekilmektedir. İleride daha büyük engelle karşılaşmak istemeyen ebeveynler için 26. Haftadan itibaren ameliyat önerisi getirilebilir. Hastalığın hangi tipte olduğuna göre farklı tedavi planları uygulanmaktaıdr. Doğumdan sonra bağımsız olarak hareket imkanı kazandırılması adına fizyoterapi uygulamalarının da önemli bir yer kapladığını belirtmekteyiz. Kaslardaki güçlerin çok daha artmasıyla hareket kısıtlılığının yüksek oranda azaltılabileceğinin altını çiziyoruz.

Spina Bifida Tedavisi Nasıl Yapılır?

Spina Bifida tedavisi için uzman bir ekipten alacağınız destek sayesinde çocuğunuz için nasıl bir gereksinimin ortaya çıkacağı saptanmaktadır. Böylece hazırlanacak olan tedavi planlarına göre çocuğunuzun yaşına, büyüdükçe artan ihtiyaçlarına ve değişikliklere göre ilavelerin yapılacağını belirtiyoruz. Doğum öncesinde gerçekleştirilen ameliyatlar sayesinde sinir fonksiyonlarındaki kayıpların büyük oranda iyileştirildiği görülmektedir. Gebe kadının rahmini açarak bebeğin omuriliğini onaracak olan uzman doktorlarınızdan fikir alabilirsiniz. Ayrıca bağımsız bir şekilde hareket edebilmesi ve şekil bozukluklarının önlenebilmesi için fizyoterapi tedavisine başvurulmaktadır. Çeşitli egzersizler günlük olarak yaptırılarak bacakların desteklenmesi sağlanmaktadır.